DRG MOTOR Hızlı Erişim Numaralarımız:

+90 (542) 666 11 11

+90 (532) 345 49 86

Mail : info@drgmakina.com



 Verimli DRG elektrik motorlarına geçiş süreci

Elektrik motorları her gelişen ülkede olduğu gibi Türkiye’de de tüketilen elektrikte büyük paya sahiptir. Ayrıca mevcut 
verilere göre Türkiye elektriğinin %35’lik kısmı sanayide yoğun olarak tercih edilen asenkron motorlar tarafından 
tüketilmektedir. Bu nedenle bu motorların daha verimli hale getirilmesi ile elektrik tüketiminde de gözle görünür azalma 
sağlanabilmektedir. Ayrıca büyük oranda asenkron motorların kullanıldığı endüstriyel uygulamalarda daha verimli motorların 
tercih edilmesi durumunda, firma enerji giderlerinde de tasarruf sağlanabilmektedir.  
Günümüzde elektrik motorları pazarında çalışma koşullarına cevap verebilecek birçok ürün mevcuttur ve bu ürünler uluslararası 
standartlar ile karakterize edilmektedir. Elektrik motoru üreticileri tarafından kabul gören bu standartlar ile piyasaya sunulan 
elektrik motorlarının çerçeve boyutları ve çalışma şartları gibi birçok konuda düzenleme yapılmaktadır. Yoğun olarak kabul 
gören IEC 60034-30-1 elektrik motoru standartlarına göre 0.12 – 1000 kW mil gücü aralığındaki elektrik motorları 
verimliliklerine göre; IE1 - Standart Verimlilik, IE2 - Yüksek Verimlilik, IE3 - Premium Verimlilik ve IE4 - Süper Premium 
Verimlilik şeklinde sınıflandırılmaktadır. 
Asenkron motorlar teknolojik sınırlamalar ve malzeme limitleri neticesinde IE3 ve altı verimlikte piyasa sunulabilmektedir. Buna 
karşın asenkron motor rotorunun yüksek performanslı sabit mıknatıslar kullanılarak modellenmesi ile yüksek verim, güç faktörü 
ve güç yoğunluğu sunabilen elektrik motorları üretilebilmektedir. Rotorunda sincap kafesi ve sabit mıknatısların bir arada 
kullanılması neticesinde hibrit bir yapıya sahip olan bu motorlar literatürde “Şebeke Kalkışlı Sabit Mıknatıslı Senkron Motor” 
olarak yer almaktadır. Asenkron motorlar gibi sağlam ve az bakım gerektiren bu motorlar, rotorunda yer alan sabit mıknatıslar 
sayesinde IE3 üstü standartlarda verimlilik sunabilmektedir. Diğer bir yandan bu motorların üretim süreci sabit mıknatıs nedeni 
ile asenkron motorlara göre ile daha karmaşık ve maliyetli olmaktadır. 
Yapılan bu çalışma ile üretim maliyeti yüksek olan şebeke kalkışlı sabit mıknatıslı senkron motorların Türkiye pazarına giriş 
ücretleri ve yüksek verimli çalışma koşullarında motorun ne kadar zamanda alım maliyetini amorti edeceği tartışılmıştır. Ayrıca 
Türkiye’deki verimli motorlara geçiş sürecine ışık tutulmuştur.

Gelişen her ülkede olduğu gibi Türkiye’de de enerjiye olan 
ihtiyaç giderek artış göstermektedir. Ülkemizin 1975-2017 
yılları arasındaki yıllara göre enerji tüketiminin yer aldığı 
Şekil 1’deki grafikte de görüldüğü gibi bu tüketim 2017 yılı 
itibarı ile 25x103 GWh seviyelerine kadar ulaşmış durumdadır 
[1]. Bununla beraber sınırlı kaynaklar ile bu enerji arzının 
karşılanması olanaksız hale gelmektedir. Kendi enerjisini 
üretebilen ve sahip olduğu enerji kaynaklarını doğru kullanan 
ülkeler diğerlerinin bir adım önüne geçebilmektedir. Ayrıca bu 
durum ülkenin ekonomik kalkınmasını ve toplumsal refahını 
da olumlu etkilemektedir. 1970’li yıllarda ile kez tüm dünyada 
etkili olan enerji krizi ile birçok ülkede konu ile ilgili 
farkındalık oluşmuştur. Konu ile ilgili yapılan araştırma 
faaliyetleri günümüze değin hız kazanarak artmıştır. Günümüz 
ürün geliştirme süreçlerinde verimlilikte ön plana çıkan bir 
tasarım unsuru haline gelmiştir. Nüfustaki artış ve teknolojinin 
ilerlemesi gibi nedenlerden dolayı enerjiye olan ihtiyaç 
giderek artarken daha az enerji tüketen verimli ürünlerin 
kullanımı da giderek daha fazla önem kazanmıştır. 
Şekil 1. Türkiye’de yıllara göre enerji tüketimi 
Endüstriyel uygulamalarda sağlamlık, güvenirlik ve alım 
maliyetlerinin düşük olması nedeni ile büyük oranda Asenkron 
Motorlar (ASM) tercih edilmektedir. ASM’ler söz konusu 
avantajlarının yanında düşük verim ve güç faktörü sunmaları 
dezavantajlarını da beraberinde getirmektedir. Şekil 2 ile 
sunulan Türkiye’de tüketilen elektriğin uygulama alanlarına 
göre 
dağılımı 
grafiğinde 
görüldüğü gibi tüketilen 
elektriğin %40’ı elektrik motorları kaynaklı iken bu 
tüketimin %36’lık kısmını ASM’ler oluşturmaktadır [2]. Söz 
konusu tüketim oranları göz önünde bulundurulduğunda 
endüstriyel uygulamalarda kullanılan ASM’lerin daha verimli 
hale getirilmesi ile ülkemiz enerji tüketiminde gözle görülür 
azalma sağlanabilmektedir. Ayrıca bu yolla işletme enerji 
giderlerinde de tasarruf sağlanmaktadır. 
Günümüzde uluslararası elektrik motorları pazarı 
endüstrinin tüm alanlarını yakından ilgilendiren oldukça 
önemli bir sektördür. Elektrik motorları pazarında çeşitli 
endüstriyel ihtiyaçlara cevap verebilecek birçok ürün 
mevcuttur ve bu ürünler uluslararası düzeyde kabul gören 
standart serisi ile karakterize edilmektedir [3], [4]. Hem üretici 
hem de tüketicileri bağlayan standart serisi ile pazara çıkan 
motorlara performans, gövde boyutları, işletme şartları gibi 
konularda alt ve üst limitler belirlenmiştir. [5]. IEC 
(Uluslararası Elektroteknik Komisyonu) tarafından elektrik 
motorlarının standardize edilmesine yönelik önerilen IEC 
60034 serisi standartlar [6] başta AB ülkeleri olmak üzere 
dünyanın büyük çoğunluğu tarafından benimsenmektedir. Söz 
konusu standart serisi ile 2009 yılından itibaren pazara sunulan 
elektrik motorları verimliliklerine göre IE kodu ile karakterize 
edilerek düşük verimli motorları kademeli olarak piyasadan 
çekilmiştir. 2014 yılında güncellenerek bugünkü halini alan 
IEC 60034-30-1 (IE Kodu) standardına göre 0,12 – 1000 kW 
çıkış gücü aralığındaki elektrik motorları verimliliklerine göre; 
 IE1 - Standart Verimlilik 
 IE2 - Yüksek Verimlilik 
 IE3 - Premium Verimlilik 
 IE4 - Süper Premium Verimlilik